ذكر
مواريث
الأنبياء
2- Nebilerin Mirası
أخبرني هلال
بن العلاء بن
هلال الرقي
قال ثنا محمد
بن حاتم يعني
وهو
الجرجرائي
قال ثنا بن المبارك
عن معمر ويونس
عن الزهري عن
مالك بن أوس
بن الحدثان عن
عمر بن الخطاب
قال قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم لا
نورث ما تركنا
صدقة قال وقال
لعبد الرحمن
وطلحة وسعد
وعلي نشدتكم
بالله تعلمون
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال لا
نورث ما تركنا
صدقة قالوا
نعم
[-: 6273 :-] Ömer b. el-Hattab,
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Bize mirasçı olunmaz,
bıraktıklarımız sadakadır" buyurduğunu söyledikten sonra, Abdurrahman,
Talha, Sa'd ve Ali'ye: "Allah aşkına söyleyin, Resulullsh (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in:
''Bize mirasçı olunmaz,
bıraktıklarımız sadakadır'' dediğini bilmiyor musunuz?" diye sorunca:
"Evet biliyoruz" cevabını verdiler.
Tuhfe: 10632
4434. hadiste tahrici
yapıldı.
أخبرنا أحمد
بن سليمان
الرهاوي قال
ثنا يحيى بن
آدم قال ثنا
بن عيينة عن
معمر وعمرو بن
دينار عن
الزهري عن
مالك بن أوس
بن الحدثان عن
عمر عن النبي
صلى الله عليه
وسلم قال لا
نورث ما تركنا
صدقة يعني
بذلك نفسه
[-: 6274 :-] Hz. Ömer'in bildirdiğine
göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kendini kastederek: "Bize
mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır" buyurdu.
Tuhfe: 10632
4434. hadiste tahrici
yapıldı.
أخبرنا محمد
بن منصور
المكي عن
سفيان عن عمرو
بن دينار عن
الزهري عن
مالك بن أوس
بن الحدثان
قال قال عمر
لعبد الرحمن
وسعد وعثمان
وطلحة
والزبير
أنشدكم بالله
الذي قامت له
السماوات
والأرض سمعتم
النبي صلى
الله عليه
وسلم يقول إنا
معشر الأنبياء
لا نورث ما
تركنا فهو
صدقة قالوا
اللهم نعم
[-: 6275 :-] Hz. Ömer, Abdurrahman,
Sa'd, Osman, 'Talha ve Zubeyr'e: "Yerle göğün kendisi için kıyama durduğu
Allah için söyleyin! Hz. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'inz Nebilerin
mirasçısı olmaz, bizim bıraktıklarımız sadakadır'' buyurduğunu duymadınız
mı?" diye sorunca onlar:
"Allah için
söylemek gerekirse, evet duyduk" dediler.
Tuhfe: 10632
4434. hadiste tahrici
yapıldı.
أخبرنا عمرو
بن علي أبو
حفص قال حدثني
بشر الزهراني
بن عمر بن
الحكم وهو الزهراني
قال ثنا مالك
عن الزهري عن
مالك بن أوس
بن الحدثان
قال أرسل إلي
عمر حين تعالى
النهار فجئته
فوجدته جالسا
على سرير
مفضيا إلى رماله
فقال حين دخلت
عليه يا مالك
إنه قد دق أهل
أبيات وقد
أمرت فيهم
برضخ فخذه
واقسم بينهم
قلت لو أمرت
به غيري قال
خذه فجاء يرفأ
قال يا أمير
المؤمنين هل
لك في عثمان
وعبد الرحمن
بن عوف
والزبير بن
العوام وسعد
بن أبي وقاص
قال نعم فأذن
لهم فدخلوا ثم
جاء فقال يا
أمير المؤمنين
هل لك في
العباس وعلي
قال نعم فأذن
لهما فدخلا
فقال العباس
يا أمير
المؤمنين اقض بيني
وبين هذا يعني
عليا فقال
بعضهم أجل يا
أمير
المؤمنين
فأقض بينهما
وارحمهما فقال
عمر أنشدكم ثم
أقبل على
أولئك الرهط
فقال أنشدكم
بالله الذي
بإذنه تقوم
السماء والأرض
هل تعلمون أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال لا
نورث ما تركنا
صدقة قالوا
نعم ثم أقبل على
علي والعباس
فقال أنشدكما
بالله الذي بإذنه
تقوم السماء
والأرض هل
تعلمون أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال لا
نورث ما تركنا
صدقة قالا نعم
قال قال فإن
الله خص نبيه
صلى الله عليه
وسلم بخاصة لم
يخص بها أحدا
من الناس فقال
ما أفاء الله
على رسوله
منهم فما
أوجفتم عليه
من خيل ولا
ركاب ولكن
الله يسلط رسله
على من يشاء
والله على كل
شيء قدير فكان
الله أفاء على
رسوله صلى
الله عليه
وسلم بني النضير
فوالله ما
استأثر بها
عليكم ولا
أخذها دونكم
فكان رسول
الله صلى الله
عليه وسلم يأخذ
منها نفقة سنة
ويجعل ما بقي
أسوة المال ثم
أقبل على
أولئك الرهط
فقال أنشدكم
بالله الذي
بإذنه تقوم
السماء
والأرض هل
تعلمون ذلك
قالوا نعم
وأقبل على علي
والعباس فقال
أنشدكما
بالله الذي
بإذنه تقوم
السماء
والأرض هل تعلمان
ذلك قالا نعم
فلما توفي
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال أبو
بكر أنا ولي
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فجئت أنت
وهذا إلى أبي
بكر فجئت أنت
تطلب ميراثك
من بن أخيك
ويطلب هذا
ميراث امرأته
من أبيها فقال
أبو بكر قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم لا
نورث ما تركناه
صدقة فوليها
أبو بكر فلما
توفي قلت أنا
ولي رسول الله
صلى الله عليه
وسلم وولي أبي
بكر فوليتها
ما شاء الله
أن أليها ثم
جئت أنت وهذا
وأنتما جميعا
وأمركما واحد
فسألتمانيها
فقلت إن شئتما
أدفعها
إليكما على أن
عليكما عهد
الله
لتليانها
بالذي كان
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يليها به
فأخذتماها
مني على ذلك
ثم جئتماني
لأقضي بينكما
بغير ذلك
والله لا أقضي
بينكما بغير
ذلك حتى تقوم
الساعة فإن
عجزتما عنها
فرداها إلي
[-: 6276 :-] Malik b. Evs b.
el-Hadesan anlatıyor: "Hz. Ömer güneş yükseldikten sonra bana haber
gönderdi, yanına gittiğimde onu bir divana oturmuş buldum. Yanına girdiğimde:
"Ey Malik! Bazı evlerde geçim sıkıntısı olduğundan, onlara bir şey
verilmesini emrettim. Onu al ve aralarında paylaştır" dedi. O sırada Hz.
Ömer'in kölesi Yerfa gelip: "Ey Müminlerin emiri! Osman, Abdurrahman b.
Avf, Zubeyr b. Awam ve Sa'd b. Ebi Vakkas geldiler, yanına girsinler mi?"
diye sordu. Hz. Ömer: "Girsinier" deyip izin verdi ve yanına
girdiler. Sonra Yerfa bir daha gelip: "Ey Müminlerin emiri! Abbas ile Ali
geldiler, yanına girsinler mi?" diye sorunca, Hz. Ömer:
"Girsinier" deyip onlara da izin verdi. Abbas ve Hz. Ali de yanına
girdiler.
Abbas, Hz. Ali'yi işaret
ederek: "Ey Müminlerin emiri! Benimle bunun arasını bul" dedi.
Oradakilerden bazıları da: "Evet ey Müminlerin emiri! Bunların arasını bul
da ikisi de rahat etsin" deyince, Hz. Ömer oradakilere: "Yerle göğün,
izni ile ayakta durduğu Allah için söyleyin. Resulullah'ın
(s"II"II"hu "leyhi vesellem): ''Bize mirasçı olunmaz,
bıraktıklanmız sadakadır'' buyurduğunu bilmiyor musunuz?" diye sordu.
Onlar: "Evet, biliyoruz" diye cevap verince, bu kez Hz. Ali ile
Abbas'a dönerek: "Yerle göğün, izni ile ayakta durduğu Allah için
söyleyin. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in:
''Bize mirasçı olunmaz,
bıraktıklanmız sadakadır'' buyurduğunu bilmiyor musunuz?" diye sordu.
Onlar da: "Evet, biliyoruz" karşılığını verdiler.
Hz. Ömer: "Yüce
Allah, Nebiine (s.a.v.) başka hiçbir kişiye tanımadığı bir mülkiyeti tahsis
etmiştir" deyip: "Allah'ın onlardan (mallarından) Nebiine verdiği
ganimetler için siz at ve deve koşturmuş değilsiniz. Fakat Allah, Nebilerini
dilediği kimselere karşı üstün kılar. Allah her şeye kadirdir" (Haşr 6)
ayetini okuduktan sonra şöyle devam etti:
"Yüce Allah,
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e Nadir oğullarının topraklarını
ganimet kıldı. Valiahi onları size tercih etmedi. Onların gelirini de size bir
şey bırakmadan kendi başına almadı. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)
ondan bir senelik nafakasını alırdı ve artan kısmını ise beytülmala
verirdi." Sonra oradakilere dönüp: "Yerle göğün, izni ile ayakta
durduğu Allah için söyleyin, bunu biliyor musunuz?" diye sorduğunda:
"Evet,
biliyoruz" dediler. Hz. Ali ile Abbas'a dönüp: "Yerle göğün, izni ile
ayakta durduğu Allah için söyleyin, siz bunları biliyor musunuz?" diye
sorduğunda onlar da: "Evet" karşılığını verdiler.
Hz. Ömer şöyle devam
etti: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiği zaman, Ebu Bekr:
"Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in velisi benim" dedi.
Senle bu, Ebu Bekr'e geldiğinizde, sen yeğeninin, bu da karısının babasından
olan mirasını istemek için gelmiştiniz. Ebu Bekr size Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in: "Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız
sadakadır" buyurduğunu ve artık kendisinin O'nun velisi olduğunu söyledi.
Ebu Bekr vefat edince ben, "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ve
Ebu Bekr'in velisiyim" dedim. Ben de bu görevi Allah'ın dilediğince yerine
getirmeye çalıştım. Sonra senle bu ve sizler geldiniz. Sizin isteğiniz birdi.
Benden bunu istediğinizde, ben size bu mallar konusunda Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in yaptığı gibi yapmanız üzerine Allah adına söz vermeniz
durumunda vereceğimi söyledim ve bu şartla da mirası size verdim. Şimdi de
aranızı bulmam için bana gelmişsiniz. Valiahi kıyamet de kapsa ben sizin
aranızı başka çeşit bulmam. Eğer dediğim şekilde yapmaktan aciz kalacaksanız bu
malları geri verin.
Tuhfe: 10633
4434. hadiste tahrici
yapıldı.
أخبرنا
قتيبة بن سعيد
عن مالك عن بن
شهاب عن عروة
عن عائشة أن
أزواج النبي
صلى الله عليه
وسلم حين توفي
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أردن أن
يبعثن عثمان
بن عفان إلى
أبي بكر يسألن
ميراثهن من
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقالت
لهن عائشة
أليس قد قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم لا نورث
ما تركنا فهو
صدقة
[-: 6277 :-] Urve der ki: Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiği zaman hanımları, Osman b. Affan'ı,
Ebu Bekr'e gönderip miraslarını istemeyi düşündüler. Hz. Aişe ise onlara:
"Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem): ''Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız
sadakadır'' buyurmadı mı?" dedi.
Tuhfe: 16592
Diğer tahric: Hadisi
Buhari (4034, 6727, 6730), Müslim (1758), Ebu Davud (2976, 2977), Tirmizi,
Şemail (402), Ahmed, Müsned (25125) ve İbn Hibban 6611) rivayet etmişlerdir.