NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-FERAİZ

<< 1786 >>

ذكر مواريث الأنبياء

2- Nebilerin Mirası

 

أخبرني هلال بن العلاء بن هلال الرقي قال ثنا محمد بن حاتم يعني وهو الجرجرائي قال ثنا بن المبارك عن معمر ويونس عن الزهري عن مالك بن أوس بن الحدثان عن عمر بن الخطاب قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لا نورث ما تركنا صدقة قال وقال لعبد الرحمن وطلحة وسعد وعلي نشدتكم بالله تعلمون أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال لا نورث ما تركنا صدقة قالوا نعم

 

[-: 6273 :-] Ömer b. el-Hattab, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır" buyurduğunu söyledikten sonra, Abdurrahman, Talha, Sa'd ve Ali'ye: "Allah aşkına söyleyin, Resulullsh (sallallahu aleyhi ve sellem)'in:

 

''Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır'' dediğini bilmiyor musunuz?" diye sorunca: "Evet biliyoruz" cevabını verdiler.

 

Tuhfe: 10632

4434. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

أخبرنا أحمد بن سليمان الرهاوي قال ثنا يحيى بن آدم قال ثنا بن عيينة عن معمر وعمرو بن دينار عن الزهري عن مالك بن أوس بن الحدثان عن عمر عن النبي صلى الله عليه وسلم قال لا نورث ما تركنا صدقة يعني بذلك نفسه

 

[-: 6274 :-] Hz. Ömer'in bildirdiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kendini kastederek: "Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır" buyurdu.

 

Tuhfe: 10632

4434. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

أخبرنا محمد بن منصور المكي عن سفيان عن عمرو بن دينار عن الزهري عن مالك بن أوس بن الحدثان قال قال عمر لعبد الرحمن وسعد وعثمان وطلحة والزبير أنشدكم بالله الذي قامت له السماوات والأرض سمعتم النبي صلى الله عليه وسلم يقول إنا معشر الأنبياء لا نورث ما تركنا فهو صدقة قالوا اللهم نعم

 

[-: 6275 :-] Hz. Ömer, Abdurrahman, Sa'd, Osman, 'Talha ve Zubeyr'e: "Yerle göğün kendisi için kıyama durduğu Allah için söyleyin! Hz. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'inz Nebilerin mirasçısı olmaz, bizim bıraktıklarımız sadakadır'' buyurduğunu duymadınız mı?" diye sorunca onlar:

 

"Allah için söylemek gerekirse, evet duyduk" dediler.

 

Tuhfe: 10632

4434. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

أخبرنا عمرو بن علي أبو حفص قال حدثني بشر الزهراني بن عمر بن الحكم وهو الزهراني قال ثنا مالك عن الزهري عن مالك بن أوس بن الحدثان قال أرسل إلي عمر حين تعالى النهار فجئته فوجدته جالسا على سرير مفضيا إلى رماله فقال حين دخلت عليه يا مالك إنه قد دق أهل أبيات وقد أمرت فيهم برضخ فخذه واقسم بينهم قلت لو أمرت به غيري قال خذه فجاء يرفأ قال يا أمير المؤمنين هل لك في عثمان وعبد الرحمن بن عوف والزبير بن العوام وسعد بن أبي وقاص قال نعم فأذن لهم فدخلوا ثم جاء فقال يا أمير المؤمنين هل لك في العباس وعلي قال نعم فأذن لهما فدخلا فقال العباس يا أمير المؤمنين اقض بيني وبين هذا يعني عليا فقال بعضهم أجل يا أمير المؤمنين فأقض بينهما وارحمهما فقال عمر أنشدكم ثم أقبل على أولئك الرهط فقال أنشدكم بالله الذي بإذنه تقوم السماء والأرض هل تعلمون أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال لا نورث ما تركنا صدقة قالوا نعم ثم أقبل على علي والعباس فقال أنشدكما بالله الذي بإذنه تقوم السماء والأرض هل تعلمون أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال لا نورث ما تركنا صدقة قالا نعم قال قال فإن الله خص نبيه صلى الله عليه وسلم بخاصة لم يخص بها أحدا من الناس فقال ما أفاء الله على رسوله منهم فما أوجفتم عليه من خيل ولا ركاب ولكن الله يسلط رسله على من يشاء والله على كل شيء قدير فكان الله أفاء على رسوله صلى الله عليه وسلم بني النضير فوالله ما استأثر بها عليكم ولا أخذها دونكم فكان رسول الله صلى الله عليه وسلم يأخذ منها نفقة سنة ويجعل ما بقي أسوة المال ثم أقبل على أولئك الرهط فقال أنشدكم بالله الذي بإذنه تقوم السماء والأرض هل تعلمون ذلك قالوا نعم وأقبل على علي والعباس فقال أنشدكما بالله الذي بإذنه تقوم السماء والأرض هل تعلمان ذلك قالا نعم فلما توفي رسول الله صلى الله عليه وسلم قال أبو بكر أنا ولي رسول الله صلى الله عليه وسلم فجئت أنت وهذا إلى أبي بكر فجئت أنت تطلب ميراثك من بن أخيك ويطلب هذا ميراث امرأته من أبيها فقال أبو بكر قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لا نورث ما تركناه صدقة فوليها أبو بكر فلما توفي قلت أنا ولي رسول الله صلى الله عليه وسلم وولي أبي بكر فوليتها ما شاء الله أن أليها ثم جئت أنت وهذا وأنتما جميعا وأمركما واحد فسألتمانيها فقلت إن شئتما أدفعها إليكما على أن عليكما عهد الله لتليانها بالذي كان رسول الله صلى الله عليه وسلم يليها به فأخذتماها مني على ذلك ثم جئتماني لأقضي بينكما بغير ذلك والله لا أقضي بينكما بغير ذلك حتى تقوم الساعة فإن عجزتما عنها فرداها إلي

 

[-: 6276 :-] Malik b. Evs b. el-Hadesan anlatıyor: "Hz. Ömer güneş yükseldikten sonra bana haber gönderdi, yanına gittiğimde onu bir divana oturmuş buldum. Yanına girdiğimde: "Ey Malik! Bazı evlerde geçim sıkıntısı olduğundan, onlara bir şey verilmesini emrettim. Onu al ve aralarında paylaştır" dedi. O sırada Hz. Ömer'in kölesi Yerfa gelip: "Ey Müminlerin emiri! Osman, Abdurrahman b. Avf, Zubeyr b. Awam ve Sa'd b. Ebi Vakkas geldiler, yanına girsinler mi?" diye sordu. Hz. Ömer: "Girsinier" deyip izin verdi ve yanına girdiler. Sonra Yerfa bir daha gelip: "Ey Müminlerin emiri! Abbas ile Ali geldiler, yanına girsinler mi?" diye sorunca, Hz. Ömer: "Girsinier" deyip onlara da izin verdi. Abbas ve Hz. Ali de yanına girdiler.

 

Abbas, Hz. Ali'yi işaret ederek: "Ey Müminlerin emiri! Benimle bunun arasını bul" dedi. Oradakilerden bazıları da: "Evet ey Müminlerin emiri! Bunların arasını bul da ikisi de rahat etsin" deyince, Hz. Ömer oradakilere: "Yerle göğün, izni ile ayakta durduğu Allah için söyleyin. Resulullah'ın (s"II"II"hu "leyhi vesellem): ''Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklanmız sadakadır'' buyurduğunu bilmiyor musunuz?" diye sordu. Onlar: "Evet, biliyoruz" diye cevap verince, bu kez Hz. Ali ile Abbas'a dönerek: "Yerle göğün, izni ile ayakta durduğu Allah için söyleyin. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in:

 

''Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklanmız sadakadır'' buyurduğunu bilmiyor musunuz?" diye sordu. Onlar da: "Evet, biliyoruz" karşılığını verdiler.

 

Hz. Ömer: "Yüce Allah, Nebiine (s.a.v.) başka hiçbir kişiye tanımadığı bir mülkiyeti tahsis etmiştir" deyip: "Allah'ın onlardan (mallarından) Nebiine verdiği ganimetler için siz at ve deve koşturmuş değilsiniz. Fakat Allah, Nebilerini dilediği kimselere karşı üstün kılar. Allah her şeye kadirdir" (Haşr 6) ayetini okuduktan sonra şöyle devam etti:

 

"Yüce Allah, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e Nadir oğullarının topraklarını ganimet kıldı. Valiahi onları size tercih etmedi. Onların gelirini de size bir şey bırakmadan kendi başına almadı. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ondan bir senelik nafakasını alırdı ve artan kısmını ise beytülmala verirdi." Sonra oradakilere dönüp: "Yerle göğün, izni ile ayakta durduğu Allah için söyleyin, bunu biliyor musunuz?" diye sorduğunda:

 

"Evet, biliyoruz" dediler. Hz. Ali ile Abbas'a dönüp: "Yerle göğün, izni ile ayakta durduğu Allah için söyleyin, siz bunları biliyor musunuz?" diye sorduğunda onlar da: "Evet" karşılığını verdiler.

 

Hz. Ömer şöyle devam etti: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiği zaman, Ebu Bekr: "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in velisi benim" dedi. Senle bu, Ebu Bekr'e geldiğinizde, sen yeğeninin, bu da karısının babasından olan mirasını istemek için gelmiştiniz. Ebu Bekr size Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır" buyurduğunu ve artık kendisinin O'nun velisi olduğunu söyledi. Ebu Bekr vefat edince ben, "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ve Ebu Bekr'in velisiyim" dedim. Ben de bu görevi Allah'ın dilediğince yerine getirmeye çalıştım. Sonra senle bu ve sizler geldiniz. Sizin isteğiniz birdi. Benden bunu istediğinizde, ben size bu mallar konusunda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yaptığı gibi yapmanız üzerine Allah adına söz vermeniz durumunda vereceğimi söyledim ve bu şartla da mirası size verdim. Şimdi de aranızı bulmam için bana gelmişsiniz. Valiahi kıyamet de kapsa ben sizin aranızı başka çeşit bulmam. Eğer dediğim şekilde yapmaktan aciz kalacaksanız bu malları geri verin.

 

Tuhfe: 10633

4434. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

أخبرنا قتيبة بن سعيد عن مالك عن بن شهاب عن عروة عن عائشة أن أزواج النبي صلى الله عليه وسلم حين توفي رسول الله صلى الله عليه وسلم أردن أن يبعثن عثمان بن عفان إلى أبي بكر يسألن ميراثهن من رسول الله صلى الله عليه وسلم فقالت لهن عائشة أليس قد قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لا نورث ما تركنا فهو صدقة

 

[-: 6277 :-] Urve der ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiği zaman hanımları, Osman b. Affan'ı, Ebu Bekr'e gönderip miraslarını istemeyi düşündüler. Hz. Aişe ise onlara:

 

"Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): ''Bize mirasçı olunmaz, bıraktıklarımız sadakadır'' buyurmadı mı?" dedi.

 

Tuhfe: 16592

 

Diğer tahric: Hadisi Buhari (4034, 6727, 6730), Müslim (1758), Ebu Davud (2976, 2977), Tirmizi, Şemail (402), Ahmed, Müsned (25125) ve İbn Hibban 6611) rivayet etmişlerdir.